Ergoterapi ve Dans
Ergoterapi; performansı onarmak, kuvvetlendirmek ve arttırmak, adaptasyon ve üretkenlik için gerekli olan beceri ve fonksiyonların öğrenilmesini kolaylaştırmak, patolojiyi azaltmak veya düzeltmek ve sağlıklı olma durumunu teşvik etmek ve sürdürmek için bireyin seçilmiş aktivitelerine katılımını yönetme sanatı ve bilimidir.
Dünya Sağlık Örgütü sağlığı fiziksel ve ruhsal olarak tam bir iyilik hali olarak tanımlamıştır. Sağlık ve günlük hayat dengemizin sağlanması için iş ve rekreasyonel aktiviteler arasında dengenin kurulması çok önemlidir. Bu nedenle duyguların müzik eşliğinde fiziksel aktivite olarak ifade edildiği dans kuşkusuz sağlığın sürdürülmesinde bireyi destekleyen en etkili yöntemlerden biridir.
Yapılan çalışmalarda dans ile vücudun esneklik kazanması, güçlenmesi, denge, koordinasyonun gelişmesi ve estetik görünüme kavuşması gibi sayılabilecek birçok önemli fiziksel etkisinin bulunduğu belirtilmiştir. Fiziksel etkilerinin yanında dans ile beraber yorgunluk, anksiyete, depresyon, sinirlilik gibi mücadelesi zor ve günlük hayatı zorlaştıran negatif belirtiler azalarak bireyin bilişsel fonksiyonları, yaşam kalitesi ve memnuniyeti artmaktadır. Dans etme sıklıkları farklı olan ancak düzenli olarak dans eden yetişkin bireylerin karşılaştırıldığı bir çalışmada, dans yoğunluğu ile ilişkili olarak fiziksel yeterlilik, bilişsel ve sosyal fonksiyonlarda ciddi anlamda fayda sağlandığı belirtilmiştir. Düzenli ve sık dans eden bireylerin kendini daha az depresif ve daha mutlu hissettiği sonucuna varılmıştır.
Sağlıklı bireylerin yanısıra çeşitli kronik hastalıklar için uygulanan dans içerikli tedavilerin, bireylerin ruhsal ve bedensel iyilik halini arttırdığı belirtilmektedir. Örneğin; Parkinsonlu geriatrik (yaşlı) bireylerle yapılan çalışmalarda dans ile bireyin sosyal iletişimi, günlük yaşam aktivitelerine katılımının arttığı, özetle bireylerin fiziksel ve ruhsal sağlığının gelişiminin sağlandığı ifade edilmektedir. Demanslı bireylerle yapılan diğer bir çalışmada ise çeşitli formlarda uygulanan dans programlarının, hastalığa bağlı gelişen problemli davranışları azalttığı, sosyal iletişimi kuvvetlendirdiği sonucuna ulaşılmıştır.
Sonuç olarak düzenli yapılan dans aktivitesi, bireyin fiziksel yeteneklerinin artmasını, sosyal iletişim ve ruhsal yönden kuvvetlenmesini sağlayarak, tam bir iyilik haline kavuşmasını desteklemede önemli bir yere sahiptir (1-5).
Kaynaklar:
1. Lakes KD, Marvin S, Rowley J, San Nicolas M, Arastoo S, Viray L, et al. Dancer perceptions of the cognitive, social, emotional, and physical benefits of modern styles of partnered dancing. Complementary therapies in medicine. 2016;26:117-22.
2. Guzmán‐García A, Hughes J, James I, Rochester L. Dancing as a psychosocial intervention in care homes: a systematic review of the literature. International journal of geriatric psychiatry. 2013;28(9):914-24.
3. Bognar S, DeFaria AM, O’Dwyer C, Pankiw E, Simic Bogler J, Teixeira S, et al. More than just dancing: experiences of people with Parkinson’s disease in a therapeutic dance program. Disability and rehabilitation. 2016:1-6.
4. Organization WH. International classification of functioning, disability and health: ICF: World Health Organization; 2001.
5. Backman CL. Occupational balance: Exploring the relationships among daily occupations and their influence on well-being. Canadian Journal of Occupational Therapy. 2004;71(4):202-9.
Öğr. Gör. Zeynep BAHADIR AĞCE
Ekin AKBAŞ ARPACI